Türk edebiyatının önde gelen yazarlarından Sabahattin Ali, Türk öykücülüğüne yön veren yapısı ile toplumcu gerçekçi yazarlar arasında anılır. Kürk Mantolu Madonna, İçimizdeki Şeytan ve Kuyucaklı Yusuf romanları Türk edebiyatının önemli yapı taşlarındandır.
Bu yazı Karadeniz gezisi sırasında duraklarımızdan biri olan Sinop cezaevinde, duvarlarda şiirleri asılı olan Sabahattin Ali’nin kendi hikayesinin peşine düşüp izini sürme arzumun neticesi olup sizlerle de paylaşmak istedim.
Sabahattin Ali, 25 Şubat 1907’de şu an Bulgaristan topraklarında olan ve Türklerin yoğun olarak yerleşik olduğu bir şehir olan Kırcaali’ye bağı Eğridere kazasında doğdu. Eğridere o dönemde Edirne vilayetine bağlı Gümülcine sancağı sınırları içindeydi.
Sabahattin Ali’nin babası Ali Selahattin beyin dönemin entelektüellerinden sayılan Prens Sabahattin’e olan dostluğundan dolayı oğluna Sabahattin ismini verdiği bilinmektedir.